Değerli basın mensupları, TBMM Genel Kurulu’nda görüşmeleri devam eden Torba Yasa’ya 9 Temmuz gecesi son anda eklenen bir önerge ile 3194 Sayılı İmar Kanunu değiştirilmiş, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB)’ne bağlı odaların “harita, plan, etüt ve projeler” için vize ve onay yetkileri ellerinden alınmıştır. İmar Kanunu’nda yapılan değişiklik, asıl olarak TMMOB ve TMMOB’a bağlı odaların mesleki denetim yetkilerini kaldırarak ve finansal kaynaklarına müdahale ederek TMMOB’u işlevsizleştirmeye, adeta bir dernek statüsüne indirgemeye yöneliktir. Meslek örgütlerinin en temel işlevleri; meslektaşları üzerinde denetim yapmaları ve kamusal yararı gözeterek toplum adına söz üretmeleridir. TMMOB’un kuruluş amacı olan kamu adına bağımsız denetim yapma yetkisinin elinden alınmasıyla, çok ciddi sıkıntılar baş gösterecek, kentsel- kırsal alanlar ve kamu kaynakları dizginsiz bir biçimde ranta açılacaktır. Daha fazla rant ise halk sağlığı ve ekolojinin tahribatı demektir. Hukuk devleti ilkesinin en önemli özelliği, gerek yasama organının ve gerekse idarenin anayasa kurallarına aykırı faaliyet yürütmesinin engellenmesi ve böylece hukuksal güvenliğin gündelik devlet davranışları karşısında korunmasının sağlanmasıdır. Meslek kuruluşları bu işlevi sağladıkları için Anayasal olarak tanımlanmış kuruluşlardır. TMMOB’un vize ve onay yetkisinin elinden alınması, her şeyden önce bu hukuksal güvenlik ilkesine aykırıdır. Diğer yandan kamusal görev ifa eden meslek örgütlerinin bu görevlerini layıkıyla yerine getirebilmeleri siyasal iktidardan ve sermayeden bağımsız, demokratik yapılar olmalarını; dolayısıyla güçlü bir finansal yapıya sahip olmaların zorunlu kılar. Bu bağlamda İmar Kanunu’nda gerçekleştirilen düzenleme ile TMMOB’un gelir kaynaklarının yok edilmesi son derece kaygı vericidir. Zira bir gece yarısı torba yasaya konulan ve TMMOB ve bağlı odaların gelirlerine el koyan bu madde ile hükümet tek başına yasa çıkarma yetkisini sivil toplum örgütleri üzerinde adeta Demokles’in Kılıcı gibi sallayacağını göstermiştir. Oysa bugün çağdaş dünyaya hâkim olan katılımcı demokrasi anlayışı meslek örgütlerinin işlevlerinin ve yönetime katılma yollarının daraltılması değil genişletilmesini gerektirmektedir. Türk Eczacıları Birliği olarak meslek örgütlerini zayıflatacak, etkisizleştirecek ve işlevsizleştirecek girişimlerin demokrasiye ve örgütlenme özgürlüğüne büyük bir darbe vurmak anlamına geleceği gerçeği göz önünde bulundurularak, TMMOB’a yönelik bu düzenlemenin bir an önce geri çekilmesini talep ediyor, TMMOB ile dayanışma içerisinde olduğumuzu ilan ediyoruz. Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur. TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ MERKEZ HEYETİ